Epidural ve doula

Bugün doulası olmamı isteyen bir anneyle görüşmem vardı. Sohbetimiz ilerledikçe konu bir anda doğumda epidural kullanma isteğine geldi ve ben, “doğum senin doğumun ve ben seni seçimlerin her ne olursa olsun destekleyeceğim” dediğimde yüzündeki o rahatlamayı görmeliydiniz. Normal doğumda epidural kullanmak istediğini bu diyaloğun üzerine, gülen ve rahat bir ifadeyle söylemesi bana “doulalı doğumlar dibine kadar doğal olur” fikrinin ne kadar yaygın olduğunu bir kez daha hatırlattı.

Doulaların destek olduğu doğumlarda ağrı kesici kullanma ihtiyacının azaldığı yapılan araştırmalarla kanıtlanmış. Bir kadın doğum süresi boyunca kesintisiz profesyonel destek aldığında kendini daha güvende ve güçlü hissediyor. Bu da doğum sürecini pozitif yönde etkiliyor.

Doğum öncesinde nefes çalışmaları, ağrıyla baş etme zihin yapısı oluşturma, ağrıyla baş etme yöntemlerini öğrenme, babanın adayının doğumda anneye dilediğince destek olmasını sağlamak için çalışmalar yapıyoruz. Anne adayının doğum süreciyle, doğum sancısıyla olan ilişkisini keşfetmesine, zihnindeki negatifleri pozitife çevirmesine ya da en azından bunları fark etmesine de yardımcı olmamız ve doğumda verdiğimiz kesintisiz destek, doğal olarak epidural gibi ağrı kesicilere olan ihtiyacı azalıyor. Yani her şey doğal olarak oluyor. Bir doula asla ve asla ağrı kesici almaması için anneyi yönlendirmiyor ama eğer anne dilerse ilaca başvurmadan önce doğal yöntemleri (nefes, masaj, zihinsel yöntemler, labirent, dokunuş, duş, doğum havuzu, aromaterapi, pozisyon değiştirme, ses çıkartma, pilates topu vs.) deneyerek işe yarayıp yaramadıklarına bakabiliyor ve işe yaramıyorsa da ağrı kesici kullanabiliyor.

Ben şahsen hiçbir zaman kendi fikir, düşünce, yargı ve seçimlerimi başkasının doğumuna yansıtmam. Bu da bir doulada olması gereken en önemli özelliklerden biridir. Yargısız olmak, sözleriyle olmasa da kaşı gözüyle ya da ufak bir mimik hareketiyle bile “emin misin, ben olsam asla öyle yapmazdım” dememek oldukça önemlidir. O doğumun benim doğumum olmadığının bilinciyle, süreçte ne yaşanırsa yaşansın anneye destek olmak benim en önemli amacımdır.

Doğum öncesi yaptığım çalışmalardan birinde tarafsız ve objektif olarak doğum sürecinde rutin olarak uygulanabilecek medikal müdahalelerden kısaca bahsederim. Ama çok kısa, birkaç cümleyle zihinlerde ufak bir ışık yakmak ve anne, baba adayının ilgisini çekerse daha da detaylı araştırmalarına, doktorlarına sormalarına ve doğumlarına sahip çıkmalarına destek olmak amacıyla anlatırım. Bu bilgileri kullanmak ya da kullanmamak onların seçimidir.

Doğum tercihleri mektuplarını hazırlamalarına, doktorlarına soracakları soruları benden öğrenmek istemelerine ancak yol gösterici olarak yardımcı olabilirim. Bu noktada anne adayına yapabileceğim en büyük yardım kendi sorularını bulmaları için ışık tutmak ve her şey yolunda giderse nasıl bir doğum yaşamak istediklerini düşünmelerine destek olmaktır. Aksi takdirde ağzımdan şunu sor bunu sor, epidural almayı tercih etme, suni sancı çok kötü, lavman yaptırma ya da doğumda her türlü medikal müdahaleden uzak dur demek, doulalık mesleğine ve aldığımız eğitime terstir.

Bizler seçimleri dikte eden değil, kendi seçimlerini yapması için yeterli ve doğru bilgiyi tarafsız olarak verenleriz. Medikal müdahalelerle arayı bozan değil, gerektiğinde ara bulanız. Yargılayan değil, anne adayının seçimi her ne olursa olsun, hangi yoldan gitmeyi tercih ederse etsin yanında olanız. Sezaryen da olsa (ki o da bir doğum şeklidir, kendisi itinayla hayat kurtarır); suda da doğursa yanındayız.