İçsel Doğum yolculuğu
Kahraman önce bir çağrı duyar. İlk başlarda bu sesi duymazdan gelir. Zamanla çağrının susmadığını fark eder ve başkalarına bu sesi duyup duymadıklarını sorar. Fakat ondan başka kimse çağrıyı duymaz. Duyduğu ses zamanla o kadar güçlenir ki artık onu görmezlikten gelemez. Ona kulak verir ve kahramanın yolculuğu böyle başlar…
Benim yolculuğum da 2011 senesinde aynen bu şekilde başladı. Doulalık diye bir meslek olduğunu duydum ve aslında tüm detaylarıyla doulanın ne yaptığını bilmememe rağmen, çağrıya kulak verdim. Yapma, etme, saçmalama diyen çok oldu ama çağrı o kadar kuvvetliydi ki onu takip etmekten kendimi alamadım. “İçsel Doğum Doulalık ve Doğuma Hazırlık Rehberliği” serüvenim böylece başlamış oldu.
Bu yolda önce doğum ve doğurmak üzerine inançlarımı, yargılarımı fark ettim. Bana ait tüm bu düşünceleri destek olduğum ebeveynlerin doğumlarına taşımamak için kendimle epeyce çalıştım ve hala da çalışmaya devam ediyorum. Tabi yolculuğumda diğer masal kahramanları gibi kötü kalpli cadılar ve ejderhalar ile savaşmadım ama hastane prosedürleri, doğuma, kadına, kadın bedenine ve bebeğe saygı duyulmayan hastaneler, hastane personelleri, başka başka insanların incitici sözleri gibi zorluklarla karşılaştım. Tüm zorluklara rağmen pes etmedim, kendimi beslemeyi, araştırmayı, keşfetmeyi, diğer kadınlara destek olmayı hiç bırakmadım.
Ormandaki nehrin kenarında, portakal bahçelerinin arasında dört gün
Geçtiğimiz hafta dört gün boyunca “İçsel Doğum Doğuma Hazırlık Rehberliği Eğitimi” ve inzivamız için on altı kadın, Fethiye’deki Pastoral Vadi’de toplandık. Ormanın ortasında masallar anlattık, ateş yaktık, tüm gün doğuma hazırlık eğitimimiz hakkında konular işledik. Her birimiz çağrıyı takip ederek bu yola çıkmış ve ebeveynlere doğum yolculularında destek olabilmek adına yeni yetenekler edinmek için toplanmıştık.
İnziva boyunca aklımdan pek çok düşünce geçti. Zaman zaman gözyaşlarıma hakim olamadım. O gözyaşlarının bir sebebi “çözüm odaklı diyalog” konumuzu işlerken bir gebeyi canlandırmamdı. O anda rehberimiz Julia’nın bana sorduğu sorulara cevap vermek, onu bir gebe kulağıyla dinlemek kalbimin ta derinlerine dokundu.
Doğurmak için ne bilmelisin?
Doğuma hazırlanmak için kurslara gidebilir, hamilelik, doğum ve bebek bakımı ile ilgili kitaplar okuyabilirsiniz. Kafalarınızı doğum yapmak için bilgilerle, gerçeklerle, araştırmalarla, başka insanların tecrübeleri ve düşünceleriyle doldurabilirsiniz. Peki doğum yapabilmek için gerçekte ne bilmeniz gerekiyor? Doğum yapabilmenizi kolaylaştıracak sadece size özel bir bilgi olsaydı bu ne olurdu? Sadece sol beyin bilgileri doğuma hazırlanmak için yeterli miydi?
Bunun böyle olmadığını adım gibi biliyorum ve İçsel Doğum Doğuma Hazırlık Eğitimlerinin en sevdiğim yanı, sağ ve sol beyin bilgilerinin harmanlanarak ebeveynlere sunulması... Örneğin doğumun başlama işaretleri, doğumun fizyolojisi, aşamaları, medikal müdahaleler gibi sol beyin konuları, sanat çalışmaları, oyunlar, ağrıyla baş etme yöntemleri, masallar, metaforlar, kahraman yolculuklarının anlatıldığı hikayeler, şiirler, şarkılar, labirent, sanat çalışmaları gibi yöntemlerle desteklenir, içselleştirilir.
Sol beyin bilgileri doğuma hazırlık için yeterli değildir
Ülkemiz şartlarında ebeveynlerin kendilerine doktor ve hastane seçmeleri, doğum tercihlerini oluşturmaları, doğum süreçlerine hazırlanmak için temel bilgileri öğrenmeleri ve bu bilgileri doğumlarına taşıyabilmeleri gerekiyor ama sadece bu bilgiler doğum yapabilmek için yeterli değil. Doğum başladığında anne adayının sürece teslim olması ve gelen ne varsa kabul etmesi, bırakması doğumun en önemli kuralıdır. Dolayısıyla başta edindiğiniz sol beyin bilgileri ancak doğum başlayana kadar anne adaylarına yardımcı olabilir. Doğum sürecinde tek ve en önemli isteğimiz anne adayının sol beyninin mümkün olduğunca az aktive olması ve sağ beyninin yani dişi, yaratıcı, teslim olan, içgüdüsel, hayalci, duygusal, sezgisel, bütünsel tarafının ortaya çıkmasıdır. Bunun için gebelik süresince sağ beyni aktive edecek çalışmalar yapmak yardımcı olur. İçsel doğum doğuma hazırlık eğitimlerinde de sağ beyni yani içimizdeki dişi gücü aktifleştirecek çalışmalar doğuma hazırlık sınıflarının içine eklenmiştir.
Doğuma hazırlık eğitimlerinde atlandığını ya da üzerinde çok az durulduğunu düşündüğüm en önemli unsur, her ebeveynin doğum, doğurmak, anne, baba olmakla ilgili kendi inançlarının olduğudur. Bu inançların doğru ya da yanlış olduğunu rehber olarak bizler bilemeyiz ama ebeveynlerin yollarına çeşitli çalışmalarla ışık tutarak kendi yargı ve inançlarını keşfetmelerini sağlayabiliriz. Bu keşif büyük bir uyanış olarak doğum yolculuklarını yeni bir yöne doğru götürebilir ya da biz tohumu ekeriz ve filizlenmesi için doğru zamanının gelmesi gerekir.
Doğum tıbbi yönü de olan içgüdüsel bir süreçtir ve bu sürece hazırlanmak için anne adaylarının kendi iç dünyalarını, doğurmak ile ilgili inançlarını, düşüncelerini derin derin kazması gerekir. Doğum sancısı ile ilgili ne biliyorsun? Ağrı ve ağrıyla baş etmek ile ilgili tüm inançlarını, yargılamalarını ve varsayımlarını araştır. Belki de bildiğini sandığın başkalarının korkularından ve tecrübelerinden ibarettir.
“Gerçek diye kabul ettiğiniz varsayımlarınızı sorgulayın.
Gerçeği anlamak meraklı bir zihinle ve kültürel at gözlüklerini çıkartarak koşullu öğrenmişliklerden kurtulmakla mümkündür.” -Pam England, Birthing From Within kurucusu.
YORUMLAR