Asla geç değil!

Bir bebeğiniz olacağını öğrendiğinizde doğal olarak ilk aylarda doğumu düşünmezsiniz. Aylarca sizi ve bebeğinizi takip edecek, doğumunuzu yaptıracak doktor ya hali hazırda devam ettiğiniz, tanıdığınız doktorunuzdur ya da bir yakınınızın tavsiyesiyle yeni bir hekime gitmeye başlarsınız.


İstanbul’da yaşıyorsanız ve özel hastanede çalışan bir kadın doğum uzmanına gidiyorsanız (benim en sık tanık olduğum örnek bu) bilmelisiniz ki o çok yoğun bir hekim olabilir. Bir gün içinde öyle çok gebeye ve hastaya bakar ki her muayenenizde size en fazla on, on beş dakikasını ayırabilir. İlk aylarda bu çokta sorun olmasa da pek çok kadın, doğum yaklaştıkça doktorundan daha fazla açıklama, bilgi ve destek görmek ister. Kafasındaki soru işaretlerinin aydınlatılmasını, varsa doğum tercihlerinin saygıyla dinlenmesini ister. Doğurma işini yapacak kişi kadınsa ve doktoru ona ihtiyacı olduğu zaman tıbbi ve duygusal olarak destek verecek, kadını doğuma yüreklendirecek kişiyse aralarındaki güven bağının karşılıklı olması şarttır.


Karşılıklı güvenin oluşması için diyalog kurmak çok önemlidir. Anne, baba adayları doktorlarıyla doğum hakkında konuşmak istediklerinde çoğu zaman daha çok erken, daha doğuma çok var, son trimester olsun konuşuruz gibi cevaplar alırlar. Bunu üzerine kafalarında birçok soru, cevaplarını bulamadan döner durur.


Normal doğum yapabilecek miyim? “Normal doğum diye başlayan pek çok doğum nedense sezaryenle bitiyor. Ben normal doğum yapmayı çok istiyorum, bunun için bedenen ve zihnen hazırlanıyorum ama doktorumun beni bu konuda destekleyip, desteklemeyeceğini tam olarak bilemiyorum.”

Benim doktorum acaba her şey yolunda giderse doğumun başlaması için kaçıncı haftaya kadar bekleyecek? “Ya beklemezse, ya ‘bebek gelmiyor, size verilen süre doldu’ diyerek beni sezaryene yönlendirirse? Kadınlar hep farklı haftalarda doğum yapıyorlar. Kimisi 38. haftada doğururken, kimisi de 41. haftada bebeğini kucağına alıyor. Kimi doktor 40. haftadan sonra bebek riske giriyor, kakasını yapıyor, zaten yeteri kadar büyüdü, daha fazla da büyümesin, doğuramazsın diyerek ya doğumu başlatıyorlar ya da direkt sezaryene alıyorlar. Ne yapmam gerek, kafam çok karışık…”

Epizyotomiyi rutin olarak yapıyor mu acaba? “Normal doğuma hazırlanmak için çeşitli kitaplar aldım onları ve kadınların normal doğum hikayelerini okuyorum. Epizyo açılmadan, o kesi yapılmadan doğum yapılabiliyormuş. Gerçekten ihtiyacım varsa sorun değil ama gerekmedikçe ben de kesilmek istemem aslında. Beni bu konuda destekler mi bilemiyorum.”

Ya beni sezaryene yönlendirirse? “Etrafımda benim gibi normal doğum isteyip sonunda sezaryen olan o kadar çok kadın var ki. Bu işin neden böyle olduğunu bir türlü anlayamıyorum. Kadın olarak doğurma yeteneğimizin olduğuna inanıyorum ve kendime, bedenime, bebeğime güvendiğim kadar doktoruma da güvenmek, tüm süreçte ona teslim olmak istiyorum.”


“Doğum sürecine kadar kafamdaki tüm soruları, endişeleri doktorumla paylaşmak istiyorum ama o doğum hakkında konuşmak için hala çok erken olduğunu düşünüyor. Ne yapmalıyım…”


Bu ve bunun gibi pek çok soru doğum yapmak için gün sayan kadınların kafalarını kurcalayıp duruyor. Sonra bir gün artık son haftalara geldiklerinde, doğuma hazırlık eğitimi aldıktan, doğuma hazırlık hakkındaki kitapların çoğunu okuduktan, belki bir douladan destek almaya karar verdikten ve doğum tercihlerini hazırladıktan sonra artık doktorları doğum hakkında konuşmaya başlıyor. Konuşmanın sonunda anlaşılan o ki bu doktorun desteğiyle normal doğum yapabilmeleri için bebeklerinin 40. haftadan önce doğması gerekli. Doğum o zamana kadar başlamazsa bebeğe yardımcı olmak için suni sancı vs. ile doğum başlatılır. Bebeğin ağırlığı 4 kg’ın üzerine çıkmamalı, zaten şu anda iki hafta önden gidiyor. Biraz tosun bir bebek bizimkisi. İlk doğumların hepsinde rutin olarak epizyotomi uyguluyor. Çünkü uygulamazsa makatına kadar çok kötü yırtılıyorsun. Keserse en azından düzgünce de diker. Epidural almadan doğum yapmak mı? Köylü müsün sen, git tarlada doğur o zaman… Doğum aktif olarak başladıktan sonra her saat başı bir cm açılmam gerekiyormuş. Anladığım kadarıyla eğer saat başı 1 cm açılma olmasa suni sancıyla doğumu hızlandıracaklar. Çünkü beni bekleyecek zamanları yok.


Aylarca doğum hakkında konuşmayı bekledikten sonra anlaşılan o ki doktorunuzun doğumunuzu istediğiniz, arzu ettiğiniz çerçevede desteklemeyeceğini anladınız. Bu onun doktorluğunu daha kötü yapmaz, adım gibi eminim ki tüm doktorlar mesleklerini en iyi şekilde gerçekleştiriyorlar. Siz ve bebeğiniz için kendilerine göre en iyisini düşünüyorlar. İş yükleri, çalışma şartları, çalıştıkları hastane koşullarının etkisi, pek çok kültürden, eğitim düzeyinden, bilgili, bilgisiz, endişeli, korkak, güçlü, istekli, takıntılı vs. anne adaylarını takip etmenin verdiği zorlukla kendilerine bir çalışma stili belirlemiş olabilirler. Sadece doktorunuzun sınırlarını çok geç öğrendiniz. Doğum hakkında çok geç konuşmaya başladınız.


Şimdi ne yapacaksınız?


Doktorunuza göre doğum, doğal bir süreçten çok bir kriz yönetimi. En kısa sürede, en hızlı şekilde çözülmesi gereken medikal bir problem. Sözcüklerle dile getirmese de hissettiğiniz, sezaryen doktorunuz için güvenli bir doğum şekli ve normal doğum süreciniz onun sınırları içinde kusursuz ilerlediğinde normal olarak sonuçlanacak. Kendinizi güvende hissedemiyorsunuz. Hayalleriniz yıkılmış gibi… Artık doktor değiştirmek için çok mu geç?


Doğum deneyimi gibi kadının ve bebeğinin hayatını ruhsal ve fiziksel olarak derinden etkileyen güçlü bir süreç söz konusu olduğunda hiçbir şey için geç değildir. Yeter ki doktorunuzu değiştirmeden önce onunla tüm hissettiklerinizi, her şey yolunda ve sağlıkla ilerlediği takdirde beklentilerinizi konuşun, anlatın. Çekinmeden tüm düşüncelerinizi, endişelerinizi dile getirin.


Doktor figürü bizde sert, kuralcı, söz hakkı tanımayan, konuşmaktan korkulan bir baba gibi. İnsanlar doktorlarıyla konuşmaya o kadar çekiniyor ki, doğumları hakkındaki tercihlerini söylemeye korkuyorlar. Bu söyleyememe hali doğumdan sonra yerini keşkelere bırakıyor…


Oysa doğum hakkında gebeliğin başlarında konuşulsa doktorunuz sizin beklentilerinizi bilecek ve bu doğrultuda açık olarak bunları karşılayıp, karşılayamayacağını sizinle paylaşacaktır. Eğer her şey sağlıklı ilerlerse ve doğum normal olabilirse bebeğinizi nasıl karşılamak istediğinizi konuşmanız ve doktorunuzu ona göre seçmeniz harika olur. Örneğin her şey yolundaysa bazı doktorlar bebeğinizin kordonunu geç kesebilir, bazıları buna taraftar olmaz. Bazıları bebek doğar doğmaz onu hemen sizin göğsünüze koyar, ilk muayenesinin sizin göğsünüzde olması için destekler, bebeğinizle sizin ayrılmamanızı sağlayabilir, mümkün olduğunca doğal bir doğum deneyimi yaşamanız için sizi destekler. Doğumun doğallığına ve kadın bedeninin kendi kendine doğumu yapabileceğine gönülden inanır. Eğer ihtiyacınız varsa tüm medikal müdahaleleri de uygular. Zamanı da, sabrı da vardır. Bu onu doğum sürecini bu şekilde yönetmeyen doktorlardan daha iyi bir doktor yapmaz ama belki aradığınız tarz budur. Tabii bu konuşmaların yapılabilmesi ve sizin doğum sürecine aktif olarak katılabilmeniz için doğuma hazırlık eğitimi almış olmanız gereklidir.


Son anda doktorunuzu da, kendinizi de germemek için doğum hakkındaki tercih ve beklentilerinizi geç kalmadan konuşun. Karşılıklı güven ve sevgi ortamında yaşanan doğumlar nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın pozitiftir.

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.