The Secret Bodrum

Bir varmış bir yokmuş, Bodrum’un canlı çivit mavisi ve masalsı yeşilliklerinin derinliklerinde gizli bir köşe varmış... Kıvrıla kıvrıla çıkan dağ yolundan sonra böyle bir yere varmayı beklemiyordum, adı gibi gizli bir vaha burası, çam ağaçlarının içinde...

Arabamızı park ediyoruz ve içeri giriyoruz araziden. Karşımıza bir havuz ve ardında bir bina çıkıyor... “İnsanlar buraya sadece taze ve yöresel yemeklerimizi yemek için değil aynı zamanda havuza girip, kitap okuyup rahatlamak için geliyorlar. Çamlıkta kurulu bu muhteşem yeri bulduğum için ve aynı zamanda zeytin ve meyve ağaçları, yabani orkideler, mantarlar ve kuşkonmazların bereketiyle bir arada bulunduğum icin cok şanslıyım” diyor Fiona. Tam da öyle kitap okumalık, yoga yapmalık, dinlenmelik bir havası var buranın... Dingin ve gerçekten gizli... İlk gittiğim mekanların enerjileri çok önemli, ilk görüşte aşk gibi... O elektrik ya var, ya da yok... Burası diğer yerlere benzemiyor, şaşırtıyor. Sürprizleri çok severim...

Bizi mekanda karşılayan tatlı ingiliz bayan Fiona Thomas, 2014 ilkbaharında hayata geçirmiş The Secret Bodrum’u. Daha çok yeni ama bence gelecek vaat eden bir yer. İngiltere doğumlu, ama düzgün Türkçesiyle Fiona, 25 yıl önce türk eşiyle evlendiği zamanlarda Türkiye’ye aşık olmuş. “Ne kadar şuanda evli olmasam da İngiltere'deki şirketimi, işimi ve dünya çapındaki süper yat müdürlüğümü bırakıp buraya geri gelmemim sebebi buranın büyüleyici olması” diyor. Gerçekten de ormanın içinde, Bodrum’a bu kadar yakın ama bu kadar doğal ve yeşil bir yere aşık olmamak mümkün mü?

Etrafa bakıyorum, evin içini geziyorum, güzel dekore edilmiş, gözüme paletten yapılma koltuklar çarpıyor, detaylarda doğal malzemeler, ferah ve dingin bir hava var burada. Beyaz hakim, bu bölge yazın bile oldukça serin, bunaltmıyor kesinlikle. Mutfak da hemen girişte bulunuyor sizi karşılıyor, sıcacık bir ev atmosferi hakim. Mis gibi kokular geliyor burnuma...

Üst katta ise, muhteşem 3 oda mevcut, burada, havalanına giderken, uçağınız erken ya da geç saatlerde ise gece konaklayabilirsiniz de... Fiona isteğinize bağlı olarak Bodrum’dan veya havalanından buraya gelmeniz için size ulaşım ayarlabiliyor. Çoğu müşterileri buraya geldikten sonra, büyüsüne kapılıp bir hafta, hatta bazen iki hafta bile kalmaya geliyorlarmış.

Gelelim biz nefis kahvaltıya... Hafta içi rezervasyonla gelmenizi tavsiye ederim. Mutfaktan gelen kokular bizi iyice acıktırıyor. Önce masamıza minik bardaklarda ev yapımı limonata geliyor, sıcakta iyi gider, sonra çaylarımız ve kahvaltılıklarımız sofrayı donatıyor. Sunum şahane, porsiyonlar doyurucu, menü leziz ve ince düşünülmüş... Köy kahvaltısı büyük, village breakfast diye geçiyor menüde, 2 kişilik olarak hazırlanıyor, reçeller ve marmelatlar çok güzel, ev yapımı, bir de börek tabağı istedik, takdire şayandı... Ayrıca Secret’in 2 dönümlük bahçesinde oturup yemek yiyebileceğiniz cok fazla yer var, tercihiniz hangisi ise gölge yerlerde veya ‘Her şeyden uzakta olan’ agaçların arasında hamaklarda oturabilirsiniz. Çocuklu aileler için de ideal olduğunu düşünüyorum.

Fiona, kahvaltının ilerleyen saatlerinde, biz sohbete dalmışken, soframızın minik ziyaretçileri arılar için bir kasede türk kahvesi yaktı, bu şekilde doğal ve ince düşünülmüş mekanları bulmak kolay olmuyor.

Ben börek tabağına takıldım bir süre, tadını çok beğendim, sizler için de tarifini rica ettim ve bizimle paylaştı Fiona, ayrıca ekibi ile olan uyumu da çok güzel, “Muhtesem bir ekibe sahibim, bir de herkesin yemek icin can attığı yemekleriyle çok yetenekli aşçım Songül var. Sarah, Deniz ve bahçivanım Hüseyin’in yardımıyla herkese ev yapımı ve kendi bahçemizde yetiştirdiğimiz meyve sebzelerle sizlere en iyisini sunmaktayız’ diyor. Her şeyin doğal ve ev yapımı olması lezzetini de artırıyor şüphesiz.

Missing converter: #haber#1025997#The Secret Bodrum'un fotoğraflarını görmek için tıklayın.#

The Secret Tava Börek

(4 tane 18cm tava’da börek)

Malzemeler:

• 4 yufka
• Otlu harcımız:
• 3 çay kaşık tuz
• 1 demet Pazı
• yarım demet Maydonoz,
• yarım demet Dereoto,
• 1 demet taze soğan
• Taze sarımsak yarın demet
• 50g x 4 beyaz peynir
• Sıvı harç:
• 1 yumurta
• çay bardağı sıvıyağ
• 75ml süt
• karabiber

Yapılışı:

Tavamızı yağlıyoruz. Yufkamızı içine büyük bir parça seriyoruz – etek tavanın dışına dökelecek şekilde... Dibine kaplıcak şekilde bir yufka parçası yine seriyoruz. Önceden hazırldığımız yağ, süt, yumurta çırptımız harcı bir fırça yardımıyle hafifca ıslatıyoruz. İnci inci kıyın otlu harcınızı serin. Yine yufka biraz kırışık şekilde döşeyin. Sıvı harcınız tekrar yufkanız ıslatın. Peynirinizi rendelenmiş olarak serpin. Yine yufka biraz kırışık şekilde döşeyin. Sıvı harcınız tekrar yufkanız ıslatın. Otlu harcınızı serin.

Son olarak altındaki büyük döşenmiş yufkanın eteklerini toplayarak güzel bir yuvarlak parça kesin ve üstüne kapak olarak serin. Sıvı harcınızla ıstlatın.

Tavanıza ocağa koyun once normal ateşde – bir dakika sonra kısık ateşte pişirmeye bırakın. Ondan sonra ters çevirin, aynı şekilde kızaranakadar kısık ateşte içini çekmiş şekilde pişirin.

Afiyet olsun!