Her kedinin bir insanı olsa dünya başka olur
Kızım seni çok özlüyorum.
Yalnız olduğum gecelerde yanıma kıvrılmanı, yorganın altından elimi poponun altına koyup varlığını hissederek uykuya dalmayı, gece yarısı şöyle bir hava almak istediğinde kafamın üstüne oturup beni uyandırmanı çok özledim.
Sabah işe giderken karnını yokuş aşağı yere süre süre beni yolcu etmeni, işten yorgun argın döndüğümde aynı biçimde azarlayarak karşılamanı, mamanı hazırlarken ayaklarımın arasında söylenmeni, yanına çömelmeden yemek yememe triplerini, yemekten sonra kucağıma zıplayıp karnını açmanı, parmaklarım kıvırcık tüylerinin arasından geçerken mırıldanmanı, ikimiz tersten bakışırken ağzının suyunun akmasını, o suyu içine çekerken çıkardığın sesi, istemediğin bir yerine dokununca iki uyarı ısırığı atmanı eğer devam edersem bir tane pati geçirmeni, arada kucağımda sızıp başının düşmesini hep çok özledim.
Balkonda çalışırken mouse’u biraz fazla hareket ettirince patilerinle gerçek fare görmüş gibi elimin üzerine kapanmanı, çalıştığım sayfayı silip deşifreleri tekrar yaptırmanı bile çok özledim.
Kertenkele görünce dayanamayıp yağmur altında peşine düşmeni, patin boş üstün başın sırılsıklam eve dönmeni, Kapi’yle her gezmeye çıkışımızda inatla karda bile bütün yazılı kedi kurallarını altüst ederek, popo tüylerin sarkıtlara dönüşmüş vaziyette bizimle gezmelerini çok özledim.
Her yerde gezdikten sonra sanki banyo yapmışsın da tertemiz olmuşsun gibi gelip mutfak tezgahına çıkmanı, eğilmiş ayakkabılarımı bağlarken tos atıp karın tüylerini ağzıma sokmanı, misafir gelince kış soğuğunda kapı arasından usulca firar etmeni, onlar gider gitmez içeri girmek için kapıda bağırmaya başlamanı, eve Kapi’nin arkadaşları gelince kanepenin kolçağına ters oturup yüzünü duvara dönmeni, televizyonun sesi kazara fazla açılınca posta koymanı, karanlık odada uyurken lambayı açınca sinirlenip odayı terk etmeni çok özledim.
İstiyorum yanımda ol. Her gün kaç defa seni seviyorum, kıvır kıvır karnını hissediyorum bir bilsen. Ama özgür ruhun sepetlere kapatılsın, ilaçlarla uyutul istemiyorum. Kedi doktorları yapmaya alışık oldukları şeyleri sana yapamazlar burada, senin yapmaya alışık olduklarını da onlar sana yaptırmaz.
Seni çok özlüyorum kızım Vecihi.
Bir de sana teşekkür etmek istiyorum. Beni eğittiğin, kendime getirdiğin için. Hayatta her şeyin ben nasıl ne zaman ne biçimde istersem öyle olmayacağını, çevremde başkalarının da yaşadığını, onların da istekleri olduğunu, benim kadar çok istedikleri şeyler olabileceğini, bütün yolların bütün şeritlerin benim olmadığını, başkalarına da yol vermem gerektiğini bana uygulamalı olarak öğrettiğin için.
Anne olmayan kadına kadın demeyenler var, bence asıl kedi tedrisatından geçmeyen insan insanlık mertebesine ulaşmamıştır.
Sen geldin beni başka biri yaptın.
Her kedinin bir insanı olsaydı eminim dünya da bambaşka bir yer olurdu.
Hep iyi ol kızım.
YORUMLAR