Doğru erkeği bulmaktan daha zor olan şeyler

Hayatımda hiçbir zaman sürekli erkeklerden, gönül işlerinden bahseden kızlardan olmadım ama hiç azımsanmayacak bir “kalp problemi” durumlarım mevcut. Herkes gibi.

Özellikle oturup doğru adamı aramasak da, beyaz atlı prensimizi şatodan saçlarımızı uzatıp beklemesek de, kalbimizin bir tarafında tanıştığımız, hayatımıza giren herkesi “Acaba bu o mu?” diye konumlandırmak istiyoruz bir yere. Ben “doğru erkek” diye birşey olmadığını doğru erkeği buldum sandığım anda terk edildiğimde anladım. Siz umarım benim kadar acı bir şekilde tecrübe etmezsiniz bunu.

Velhasıl kelam, biz doğru adamı aramasak da bulması gerçekten zor bu herifleri. Ama onları bulmaktan çooook daha zor olan şeyler var. İşte o liste!

Doğru kot şort: Beli tam oturacak, çok kısa olmayacak ama çok da uzun olmayacak. Yazın rahatsız edecek kadar kalın olmayacak, ama öyle incecik de olmaz. Off off oturup koca ararım yemin ederim daha iyi. Hele yazın gelmesi ile anladım ki bir kadının dolabındaki doğru kot şort, aldatmayan sevgili kadar önemli bir şey!

Doğru kırmızı oje: “Kırmızı oje insanı rezil de eder, vezir de…” Elbette atasözü böyle değil ama doğru tondaki kırmızı ojeyi bulmak deveye hendek atlatmak kadar zor. Seni kötü kadın gibi göstermeyecek, çok çiğ değil, çok cırtlak da değil, iki elini yıkadığında kenarlardan çıkmayacak, rengi atmayacak... İş yine oje bulmaktansa koca arama turuna çıkmaya doğru gidiyor, biri beni durdursun.

Doğru sütyen: Kendimi yeni yeni keşfederken iç çamaşırına bakış açım her kadın gibi “amaan kim görecek sanki” iken, şimdi yaş aldıkça hem kendini hem karşı tarafı düşünerek alışveriş yapar hale geliyor insan. Eyy erkek milleti sizin bir kadının kendisini içinde aşırı iyi hissettiği sütyeni bulması ne kadar zordur bilir misiniz? Memişleri süper gösterecek, çok rahatsız etmeyecek, her kıyafetin içine olacak (elveda dantel), çıkardığında “aa bu kadarcık mıymış” dedirtmeyecek o dolabın en nadide, en gözde sütyenini bulmak, Kore’nin diktatöründen kurtulmasından daha zor!

Doğru yaz dizisi: Takip ettiğimiz yerli yabancı bütün diziler sezon finali yaptığından yazın izleyecek bir şey bulmak, öyle zor, öyle can yakıcı ki… Ah o iki güzel vakit geçirmek uğruna birkaç bölüm izlediğimiz saçma vampirli diziler, koca aldatmalı hikayelerin hepsi cehennemde boğazımıza yapışacak. O güzel vaktini bu salak dizilerle kaybettin diye azar işiteceğiz. O yüzden kıştan stok yapmak lazım güzel dizilere. Ne kadar stoklu gidersen git yazın ortasında dizisiz, izleyecek bir şeysiz, ben bilmem eşim bilir yarışmasına mahkum bir şekilde kalıyorsun!

Doğru filtre: Öylesine ya da çabalayarak bir fotoğraf çekersin, instoşa koymadan önce hadi bi’ filtreleyelim dersin ve baaam! Allahın cezası fotoğraf her filtre ile çok güzel oluyordur! Öyle güzel çekmişsin, öyle iyi bir kare yakalamışsın ki, gel de seç şimdi en güzel filtreyi. Allah kimseyi iki filtre arasında bırakmasın a dostlar.

Gördüğünüz gibi doğru erkeğe gelene kadar hayatımızda uğraşmamız gereken bir sürü, aşırı önemli(!) doğru şeyi bulma sorunu var. Gönül ister ki bunların hiçbirini bulamayalım, doğru olmasa da doğruya en yakın aşklar bizim olsun…